Helalin İçindeki Haram

Yayınlama: 05.02.2024
105
A+
A-

Kur’an-ı Kerim yaşamın tüm alanlarını kuşatan ve her devirden insanlığa rehberlik eden bir kullanım klavuzudur.Yanlış ve eksik tefsir edilmesi durumunda bütün insanlık yolunu kaybedip bir uçuruma sürüklenir. Bu durum beraberinde bu dünyanın tahribatından ziyade ahiret aleminin de zayi olmasına sebebiyet verir.

Kuran eşsiz ve mucizevi bir kitaptır. Haşa gelişi güzel indirilmediği gibi içinde hiçbir eksiklik de bırakılmamıştır. Allahu Teala yaşamın bütün alanlarında bize öncülük edip kurtuluşumuza vesile olacak bir kitabı indirdiğinin mujdesini vermiştir ayette:Yaş ve kuru her şey Kitab-ı Mübin’de vardır.” En’am, 6/59.Bu nazarla Kur’an’ın muhtevasına baktığımızda, yemeden içmeye giyinmeden yürümeye kadar yüce Rabbimiz her alanın ölçüsünü koymuştur.

Helal ve temiz gıda da ölçüsü belirlenmiş bu alanlardan biridir. Bilinen bir tabirle Kuran’da helal kavramı Allah’ın izin verdiği herşey için kullanılır. Tayyib kelimesinden murad ise temiz,sağlıklı ve her türlü şüpheden uzak yiyeceklerdir. İki kavram birçok ayette berber zikredilir.

Ey insanlar, bütün yeryüzündeki nimetlerimden helal ve tayyib olmak şartıyla yiyin; fakat şeytanın adımlarına uymayın! Çünkü o sizin açık bir düşmanınızdır. (Bakara:168)Ayetler bize helalle beraber Tayyib tüketimin gerekliliğini emrediyor.

Oysa bizler ayetin sadece helal kısmına bakıp Tayyib kısmını atlıyoruz ya da tayyibi de helalden sayıyoruz veyahut helal olan herşey temizdir çıkarımıyla hareket ediyoruz.Bugün domuz ve içki naslarla sabit ve herkesçe biliniyor ki bir müslüman için katiyyen haramdır. Fakat haram buralarla sınırlı olmadığı gibi domuz katkısının olmadığı veya alkol içermeyen gıdalar temizdir sonucu ile de hareket edilmemelidir .

Bilmeliyiz ki helal dahi olsa temiz olmayan bir ortamda üretilen ve insan sağlığına zarar veren gıdaların da Kuran’da bir çizgisi vardır. Bunlar aşılması halinde harama girilmeyecek belki fakat harama götüren kapılar aralanacak. Bu da zamanla kat’i bir şekilde sınırları çizilmiş harama sebebiyet verecek. Rabbimiz Kuran-ı Kerimde “Temiz şeylerden yiyin ve salih amel işleyin” (Mü’minun 51) buyurmaktadır. Bu bağlamda salih amel işlemenin gıdayla bağlantılı olduğunu, helal ve temiz tüketimin ibadet ve dualarımıza ne oranda etki edeceğini kavramamız gerekiyor.

Bizler zaman ve konusullar değişse de imtihanın hep farklı şeyler üzerine aynı şekilde deveran ettiğini biliyoruz. Bu açıdan bakacak olursak bize bugün imtihan olarak marketler yeter. Henry Kissenger diyor ki ;”Petrolü kontrol edersen ulusları kontrol edersin, yiyeceği kontrol edersen insanları kontrol edersiniz.”

İnsanları kontrol etmek ise dünyayı kontrol etmek anlamına geliyor. Bunun farkında olan üretici firmalar en çok gıdaya yoğunlaşıyor.

Üretimin devasa boyutlara ulaştığı ve tüketim çılgınlığının hızla büyüdüğü bir zaman diliminde işi fırsata çeviren üreticiler birçok hilevi yola başvurup ürünün raf ömrünü uzatmak , tüketicinin gözünde daha cazip hale getirmek ve fazlasıyla kar elde etmek için paketli gıdaların içine insan sağlığına zarar veren tehlikeli dahası haram maddeler kullanıyor.Bu da beden sağlığımıza zarar vermenin yani sıra maneviyatımızı da kötü yönde etkiliyor. Düşünme yetimizi gün geçtikçe kaybediyor olağanüstü durumları olağanmış gibi görüyoruz.

Ahlak kavramını basite indirgiyor , ibadetlerimizi yeteri kadar ciddiye almıyoruz.Bilinmelidir ki Toplumdaki değer yozlaşması ve ahlaki çöküntü tükettiğimiz gıdalarla doğru orantılıdır. Bu tür gıdalar bizi düşünmeyen insan modeli haline getiriyor.Bu yüzden mecbur kalmadıkça paletli gıda tüketmemeli bilhassa çocuklardan azami derecede uzak tutmalıyız.

Bu zararlı ve haram maddelerin birkaçından bahsedecek olursak ; Monosodyum glutomat ; Çin tuzu olarak da bilinir. Birçok paketli gıdada baharat olarak kullanılır. Glutomat beynimizdeki tat algısını değiştirir, oluşan yeni tada karşı bir bağımlılık oluşturur. Doyumsuzluk oluşturarak daha fazla tüketmeye teşvik eder. Birçok ülkede kullanımı yasak olmasına rağmen bugün cips , kraker , hazır makarna bisküvi salam sosis gibi ürünlerde bulunur. Dikkat ve hafıza problemlerine yol açıyor.

Jelatin : Jelatin ülkemizde üretimi olmayan dışardan ithal ettiğimiz bir üründür. Yapımında domuz , köpek , kedi at vb hayvanların kemik ve derileri kullanılmaktadır. Sıkı denetim olmadığı için paket üstünde yazılan sığır jelatininden üretildi ibaresi aslını ifade etmemektedir. Bu da şüphe oluşturduğu için tüketimi Müslümanlar açısından tehlikeli dahası haram bile olabilir. Nitekim Allah Resulü bir hadiste”Helal da bellidir, haram da bellidir.

İkisinin arasındada (birtakım) şüpheli şeyler vardır ki çok kimseler onları bilmezler. Her kim şüpheli şeylerden sakınırsa ırzını da dinini de kurtarmış olur.” buyurmaktadır. Bizlere düşen de şüpheli olandan uzak durmaktır.Sistein: Un yapımında kullanılan bir katkı maddesidir. Kolay mayalanmayı ve hacim artışı sağlar. Kaynağı insan saçı domuz ve diğer hayvan kullarıdır. İşlemesi sonucu çıkan yağ, un yapımında kullanılır. İnsan saçı daha ucuz olduğu için en çok insan saçı kullanılır.

Karmin : Bir tür renklendiricidir. Kitin adı verilen kırmızı bir böcekten elde edilir. Bu madde renklendirici olarak kozmetiklerde şekerleme ve şampuan gibi bir çok alanda kullanılır. Siyah kolanın renginin simsiyah olmasını önlemek için ilave edilir.

Ayrıca karmin Hanefi mezhebine göre haramdır. Bunların yanında flörür , likör , E-621 gibi daha bir çok katkı maddesi ve renklendirici insan sağlığına zarar vermektedir. Tüketici olarak bu zararlı maddeleri bilmeli, bunlara karşı daha dikkatli olmalıyız.

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.