Van Oto Galericiler Sitesinde ikinci el araçlar hafta sonu görücüye çıkıyor, son yıllarda artan maliyetler ÖTV, akaryakıt ve sigorta fiyatları nedeniyle vatandaşlar araç almaktan çekinirken lüks araç fiyatları geriledi, eski model araçların fiyatı ise sabit kaldı, Volkswagen Passat aracı 300 bin TL’ye satışa sunulurken Van’da Renault Toros ise 270 TL’ye satışa çıkarılıyor.
Erciş karayolu üzerinde bulunan pazara çok sayıda araç sahibi satış yapmak amacıyla gelirken, alıcı sayısının azlığı satıcıları hayal kırıklığına uğrattı. Sezonun en kalabalık günlerinden birini yaşayan pazarda, yüzlerce araç sergilendi. Ancak araç almak için gelen vatandaşların sayısı, satıcıların çok gerisinde kaldı. Satış yapamayan bazı vatandaşlar, piyasanın durgunluğundan ve alıcı bulamamaktan yakındı.
Öte yandan araç fiyatlarında genel olarak bir düşüş gözlemlenirken, alıcılar da uygun fiyatlı araçlarda çeşitli kusurlar bulunduğunu dile getirdi. Pazarda zaman zaman sıkı pazarlıklar yaşansa da birçok araç gün sonunda satılamadan geri götürüldü. İkinci el piyasasındaki bu durgunluğun, önümüzdeki haftalarda da etkisini sürdürebileceği ifade ediliyor.
“ARACINI SATAN ÇOK , ALAN YOK “
Araç satıcısı Oktay Çakar, sektördeki durumu şöyle değerlendirdi, “Şu anki durum pek iç açıcı değil. Aslında iki yıl önce işler daha iyiydi. İlk geldiğimiz zamanlarda piyasa çok canlıydı. Ama son zamanlarda ciddi bir durgunluk yaşanıyor. Satan çok ama alan yok. Piyasa adeta karmakarışık bir hâle geldi. Kim ne yapıyor, nerede ne satıyor belli değil. Fiyatlar zaten uçmuş durumda ama buna rağmen sabit kalmış gibi. Çünkü araçlar artık ulaşabilecekleri en yüksek seviyeye ulaştı. Artık araç alım-satımında kâr marjı da kalmadı. Eskiden bir araçtan belli bir kâr elde edilebiliyordu, şimdi o dönem bitti. Piyasa çok kötü, insanların alım gücü iyice düştü. Hepinizin bildiği gibi kimse bir malı aldığı fiyattan fazlasına satamıyor. Aldığı malın karşılığında harcadığı emeği bile geri kazanamıyor. Artık araç almak bir yana, insanlar temel ihtiyaçlarını bile karşılamakta zorlanıyor. İnternetin etkisine gelince… Şu anda internet neredeyse galericiliği bitirdi. Artık bu işi herkes yapıyor: galerici de, memur da, işçi de, öğretmen de, polis de… Yani bu işi yapmayan neredeyse kalmadı. Bu durum da hem esnafı hem vatandaşı olumsuz etkiliyor. Vergisini ödeyen adam iş yapamaz hâle geldi. Benim öngörüm şu: bu işi bilen kişiler yapmalı. Eğer iş ehline bırakılırsa, hem piyasa toparlanır hem de araçlar daha uygun fiyata alınabilir. Örneğin burada bir arkadaşımız emlakçı, ben onun işini onun kadar bilemem. Aynı şekilde, herkesin uzman olduğu alan farklıdır. Ama şu anda bilmeyen binlerce insan araç alım-satımı yapıyor. Bu durum da hem piyasayı yükseltiyor hem de bozuyor. Gerçek anlamda alım-satım gerçekleşmiyor. Eğer bu şekilde devam ederse fiyatlar düşmez. Herkes elindeki araçla kalır, alım da olmaz, satım da. Yani piyasa sabit bir noktada kitlenir, kimse kımıldayamaz” dedi.
NESİM GÜNEŞ : “1990’DAN BERİ OTOMOTİV SEKTÖRÜNDEYDİM ,BÖYLE BİR DÖNEM GÖRMEDİM “
Nesim Güneş isimli bir diğer araç satıcısı ise geçtiğimiz yıllarda araçlardan kazanç elde ettiğini sananların zarar ettiğini dile getirerek, “Ben 1990’dan beri otomotiv sektörünün içindeyim. Ancak son iki yıldır yaşanan ekonomik kriz bizleri de ciddi şekilde etkiledi, bildiğiniz gibi. Eskiden bir araba alırdık, 3 lira kazanırdık. Bu kazanç doğrudan sermayemize yansırdı. Yani o 3 lirayı gerçekten hissederdik. Ama son 3-4 yıldır bazı araçlardan 50 lira, 100 lira kazanılıyor gibi gözükse de aslında gerçek durum öyle değil. Hesaba geri döndüğünüzde bakıyorsunuz ki sermayenizin yarısı gitmiş. Örnek vermem gerekirse, yaklaşık iki yıl önce arkadaşlarla galeride oturuyorduk. Herkes araçlardan 100, 150 lira kazandığını söylüyordu. Ben dedim ki: ‘Arkadaşlar biz aslında zarar ediyoruz. Siz kâr ettiğinizi sanıyorsunuz ama durum öyle değil.’ Neden? Çünkü mesela bir Passat sattık, 100 lira kazandık. Ama 10 gün sonra aynı Passat’ı geri almaya çalıştığınızda 50-100 lira fazlasına geri alıyorsunuz. Bu ne demek? Aslında zarar etmişiz. Şu an ne araç satabiliyoruz, ne de araç alabiliyoruz. Aldığımız aracı satamıyoruz, sattığımız aracı da yerine koyamıyoruz. Piyasa tamamen durmuş durumda. 1990’dan beri bu işin içindeyim ama geçen seneden beri yaşadığımız bu sıkıntıyı daha önce hiçbir zaman yaşamadım. Gerçekten çok büyük bir kriz içindeyiz. Özellikle faiz oranlarının yükseltilmesi işleri tamamen durma noktasına getirdi. Mesela bir müşteri geliyor, 1 milyon liralık araba alacak. 600 bin lirası var, kalan 400 bin lira için kredi kullanacak. Ama o kredi geri ödeme sürecinde 1 milyon liraya denk geliyor. İnsanlar bu yükün altından kalkamıyor. Faizler çok yüksek. Bu durumun düzelmesi için bir an önce faizlerin düşmesi gerekiyor. İnsanlar yeniden kredi kullanabilir hâle gelmeli. Şu an burada belki 1.000 araç var ama bugün bir tane bile araç satıldığını görmedim. Ufak tefek araçlar dışında bir hareketlilik yok. Esnaf gerçekten çok zor durumda. Ülkenin gidişatı da hiç iç açıcı değil. Herkes bu görüşte ama kimse bir şey diyemiyor. Ben açıkça söylüyorum, yıllardır bu işin içindeyim ve sermayemi tükettim. 2-3 yıl önce elimde 10 tane lüks araç vardı, şimdi ikiye düştü. Sermaye eridi, bitti. Şimdi insanlar paralarını bankaya yatırıyor. Birisi geliyor, diyor ki: ‘Ben 1 milyon 500 bin liraya araba alacağıma, o parayı bankaya yatırırım. Ayda 70-80 bin lira faiz geliri elde ederim.’ Herkes faize mi yönelsin? Bu işlerin bir çözüm yolu bulunmalı. Sadece galericiler değil, bütün esnaflar zor durumda. Şu anda gerçekten çoluk çocuğumuza geçim sağlamakta zorlanıyoruz. Bu böyle bilinsin” diye konuştu.
“TOROS 270 BİN PASSAT 300 BİN TL”
Düşük model araçların değerinden daha pahalıya satıldığını ifade eden Emrah Sefer isimli vatandaş Emrah Sefer: Bugün Açık Oto Galerisi’ne geldik. Dedik ki arabamızı satacağız. Malum, herkes galerici olmuş maşallah. Esnaf diye bir şey kalmamış. Zaten alım satım da yok. Adam orada bir tane Kartal — bildiğimiz Kartal araba — 270.000 TL yazmış. O araba, malum, hayatta satılmaz zaten. Ben de Passat’ıma 310.000 TL yazmışım. Abi bana diyor ki “Gel takas edelim.” Dedim “Tamam abi, buyur takas edelim.” Sonra bana soruyor: “Yüzde ne kadar vereceksin?” Yahu, benim arabam Passat, 1.6 benzinli, LPG’li, 2000 model. Abinin arabası ise 1995 model. Yani bu durumda onun bana para vermesi lazım. Yani artık esnaflık kalmamış, ticaret kalmamış. Millet tabii ki bu hale düşer. Burada kaç tane araba var, kaç tane insan var… İnan ki hepsi boş gelip boş gittiler. Bayram yaklaşıyor diye umutlanıyoruz. Diyoruz ki piyasa hareketlenir, alım satım olur, herkes ihtiyacını görür. Ama yok öyle bir şey. Herkes galerici olmuş. Adam evinde oturmuş, üç tane Toros almış, kapısına koymuş; ticaret yapıyor. Bu yüzden piyasa allak bullak olmuş yani” ifadelerini kullandı.
850 bin liralık aracını 785 bin liraya kadar düşürdüğünü dile getiren Mehmet Salih Yıldız ise pazardaki piyasanın böyle devam etmesi durumunda araç fiyatlarının daha da düşüreceğini kaydetti.